BEYŞEHİR - Dr.Kovan, “2012 yılında verem savaşı dispanserlerine kayıtlı toplam TB vaka sayısı 14 bin 691’dir”dedi. Bu hastaların yüzde 32’sinin İstanbul’da olduğunu vurgulayan Dr.Kovan, “Toplam 14 bin 691 hastanın yüzde 59’u erkek, yüzde 41’i kadındır. Hastaların yüzde 1,8’i ise yabancı ülke doğumlu hastalardır”dedi.

Dr.Kovan, hastaların yüzde 64’ünde akciğer tüberkülozu varken, yüzde 36’sında ise  hastalığa akciğer dışındaki organların tutulmuş olduğunu belirtti.

Veremin bulaşma yolları ile ilgili de bilgiler veren Dr.Kovan,  hastalığın basil hava yolunun yanı sıra hasta insanlardan öksürme ve hapşırma ile ortama yayılan mikrobun solunum yolu ile alınması sonucu bulaştığını belirterek, tedavi edilmeyen her hastanın ise yılda 10-15 kişiye bu hastalığı bulaştırdığını kaydetti, “Verem basilinin kaynağı, tedavi görmemiş akciğer ve gırtlak veremi olan hastalardır”dedi.Dr.Kovan,şöyle devam etti:

“Balgam yayması pozitif bulunan ve akciğerlerinde kavitesi olan hastalar daha fazla basil saçarlar. Basil kaynağı ile karşılaşma süresi, ortamın genişliği ve havalanması bulaşmada önemlidir. En çok hastanın aile bireylerine ve yakın çalışma arkadaşlarına bulaşma olur. Tedavi ile basil sayısı çok kısa sürede azalabilir. Hastaların çoğunda ortalama 2-3 haftada bulaştırıcılık yok olur.”

Verem hastalığının belirtileri ile ilgili de bilgiler veren Dr.Kovan, şunları kaydetti:

“Genel yakınmalar; halsizlik, iştahsızlık, kilo kaybı, çocuklarda kilo alamama, gece terlemesidir. Solunum sistemi ile ilgili yaknmalar ise, öksürük, balgam, öksürükle kan tükürme, göğüs-sırt –yan ağrısı, nefes darlığıdır. Gırtlak veremi ses kısıklığı yapabilir. Diğer organları tutan verem hastalığında ilgili organa ait bulgular olabilir. İki üç haftadan uzun süren öksürükte verem hastalığından şüphelenmek gerekir.” (Haber Merkezi)